Zorunlu trafik sigortasına ilişkin öncelikle irdelenmesi gereken konu; Karayolları Trafik Kanunu uyarınca işleten olarak kimin kabul edileceğinin tespiti hususudur. Karayolları Trafik Kanunu uyarınca işleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.
Trafik kazası halinde işletenin sorumluluğu gündeme gelecektir. Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.
Ayrıca bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur. Birden çok motorlu aracın katıldığı bir kazada işletenlerden biri bedensel bir zarara uğrarsa, özel durumlar ve özellikle işletme tehlikeleri başka türlü paylaştırmayı haklı göstermedikçe, kazaya katılan araçların işletenleri ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahipleri kendilerine düşen kusur oranında, zararı gidermekle yükümlüdürler.
İşletenlerin, olası trafik kazalarında üçüncü kişilerin zararlarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur. Belirtmek gerekir ki zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında yalnızca zarar gören üçüncü kişilerin zararları karşılanmaktadır. Konuya İlişkin Olarak Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/7183 Esas ve 2017/11855 Karar Sayılı Kararı Şöyledir;
Somut olayda davacının maliki ve davalının zorunlu trafik sigortacısı olduğu araç dava dışı şahıs tarafından kullanılırken meydana gelen tek taraflı trafik kazası sonucu aynı araçta yolcu olan davacı yaralanmış, işleten-sigortalı olan davacı yolcu, kendi zorunlu trafik sigorta şirketinden cismani zararı nedeniyle maddi tazminat talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysaki yukarıdaki açıklamalar ışığında zorunlu trafik sigortasının amacı, trafik kazaları sonucu 3. kişilere verilecek zararların güvence altına alınmasıdır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 92. maddesi ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.3.b maddesinde “işleten tarafından ileri sürülecek tazminat taleplerinin teminat kapsamı dışında kalacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre işleten davacının, işleten olarak kendi sorumluluğunu üstlenen davalı zorunlu trafik sigortacısından tazminat talebinde bulunması mümkün değildir. Zira zorunlu trafik sigortacısı, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığından ve olayda davacı işleten davalı … şirketi karşısında zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunmadığından, davacı işletenin talep ettiği cismani zarara yönelik maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
Yargıtay kararından da açıkça anlaşılacağı üzere işletenin uğradığı zararlar zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında değildir. Ayrıca Kanun tahdidi olarak hangi hallerde zararın zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında olmadığı halleri de açıkça düzenlemiştir. Kanun’a göre;
a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.
g) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri,
h) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri,
j) Destekten yoksun kalan hak sahibinin, destek şahsının kusuruna denk gelen tazminat talepleri,
k) Gelir kaybı, kâr kaybı, iş durması ve kira mahrumiyeti gibi dolaylı zararlar,
l) Hasar sebebiyle trafikten çekme veya hurdaya çıkarılma işlemi görmüş araçların değer kaybı tazminatı talepleri,
m) 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki terör eylemlerinde ve bu eylemlerden doğan sabotajda kullanılan araçların neden olduğu ve sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri ile aracın terör eylemlerinde kullanıldığını veya kullanılacağını bilerek binen kişilerin ve terör ve sabotaj eyleminde yer alan kişilerin uğradıkları zararlara ilişkin talepler
Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamının dışındadır. Konuya İlişkin Olarak Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/16058 Esas ve 2018/8335 Karar Sayılı Kararında Şu Yönde Hüküm Tesis Etmiştir;
Karayolları Trafik Kanununda zorunlu trafik sigortasına ilişkin olarak, sorumluluğun kapsamı yanında, bu kapsam dışında kalan haller de açıkça düzenlenmiştir. Burada örnekseme yoluna gidilmeyip; tek tek ve tahdidi olarak sorumlu olunmayan haller sıralanmıştır. Somut olayda davacı … Güler’in maliki ve davalının zorunlu trafik sigortacısı olduğu aracı kullanan muris tek taraflı trafik kazası sonucu vefat etmiş, işleten sigortalı davacı baba … Güler kendisi için kendi zorunlu trafik … şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı talep etmiş, mahkemece davanın bu davacı yönünden de kabulüne karar verilmiştir. … ki yukarıdaki açıklamalar ışığında zorunlu trafik sigortasının amacı, trafik kazaları sonucu 3. kişilere verilecek zararların güvence altına alınmasıdır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 92. maddesi ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A.3.b maddesinde “işleten tarafından ileri sürülecek tazminat talepleri”nin teminat kapsamı dışında kalacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre işleten davacının, işleten olarak kendi sorumluluğunu üstlenen davalı zorunlu trafik sigortacısından tazminat talebinde bulunması mümkün değildir. Zira zorunlu trafik sigortacısı, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığından ve olayda davacı işleten …’ın davalı … şirketi karşısında zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunmadığından, davacı işletenin talep ettiği destekten yoksun kalma tazminatının reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
Söz konusu kararında Yargıtay, işletenin destekten yoksun kalma tazminatı talebinin, Kanunda zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışında kalan hallerden biri olduğuna vurgu yapmıştır. Yargıtay, işleten üçüncü kişi olmadığından işleten tarafından ileri sürülen taleplerin Kanun’un açık hükmü uyarınca zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında olmadığına hükmetmiştir.
Sonuç olarak, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında yalnızca üçüncü kişilerin zararları karşılanmaktadır. Zarar gören üçüncü kişinin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.
KAYNAKÇA
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/7183 Esas ve 2017/11855 Karar Sayılı Kararı
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/16058 Esas ve 2018/8335 Karar Sayılı Kararı
Karayolları Trafik Kanunu ve İlgili Mevzuat