Sosyal medyanın gün geçtikçe artan kullanımı ve tüketicilerin geleneksel medyadan uzaklaşmasıyla birlikte markalar pazarlama yöntemlerinde ve reklam stratejilerinde değişiklik yapmak durumunda kalmışlardır. Özellikle influencer’ların kitleleri üzerindeki nüfuzunu kullanmak suretiyle belirlenen ve yeni bir hukuki ilişki biçimi olan influencer sözleşmeleri; markaların pazarlama yöntemlerinde ve reklam stratejilerindeki değişimin en belirgin aracıdır.

Influencer sözleşmesinin; “influencer’ın, belirli bir mal veya hizmetin ya da  markanın tanıtımı yahut pazarlamasını yapmayı üstlendiği, takipçilerinin ilgili  ürün, hizmet veyahut markaya yönelmesini sağlamak amacıyla oluşturulan  veya bizzat oluşturduğu içerikleri sosyal medya hesabından paylaştığı ve bu  esnada takipçileri üzerindeki etki gücünü kullandığı, bunun karşılığında  müşterinin de belirli bir bedel ödemeyi veya başka bir menfaat sağlamayı  üstlendiği sözleşme” şeklinde tanımlanması mümkündür.[1]

Influencer sözleşmelerinin farklı konularda yapılması mümkünse de hemen her tür influencer sözleşmesinde esas olan birkaç husus vardır. Bunlardan ilki, sözleşmenin, reklam ve tanıtım faaliyetlerini kapsamasıdır. Influencer sözleşmelerinde amaç sözleşmenin tarafı olan influencer’ın nüfuz ettiği kitleye hitap etmek olduğundan genellikle içerik influencer tarafından hazırlanır. Influencer söz konusu içeriği üretirken müşterinin menfaatlerine uygun hareket etmekle yükümlüdür. Influencer sözleşmelerini diğer sözleşmelerden ayırt edici nitelikteki ikinci bir husus ise influencer sözleşmelerinin sosyal medya kullanımını öngörmesidir. Öyle ki, influencer’ın sosyal medyadaki kitlesi üzerinde sahip olduğu etki, markanın reklam yöntemi olarak influencer’ı tercih etmesindeki temel nedendir. Influencer’ın takipçileriyle kurduğu ve güven esasına dayanan ilişki kullanılarak markanın tanınırlığı sağlanmaktadır. Son olarak, influencer sözleşmeleri ivazlı sözleşmeler olup ivaz olarak ücret veya farklı menfaatlerin belirlenmesi mümkündür.

Belirtmek gerekir ki, influencer sözleşmelerinin tarafı olan influencer ve müşterinin, sözleşmeden doğan bir takım hak ve yükümlülükleri vardır. Öyle ki influencer sözleşmeleri iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerdir. Müşterinin sözleşmeden kaynaklanan temel borcu ücret ödeme veya sözleşmede belirlenen menfaatin teminini sağlamaktır.

Influencer’ın sözleşmeden kaynaklanan temel borcu, sosyal medyada tanıtım amaçlı paylaşımlar yapmaktır. Sözleşmede belirlenen paylaşımın içeriğine, süresine ve benzeri diğer tüm hususlara uygun paylaşım yapmakla influencer yükümlülüğünü yerine getirmiş olur. Influencer’ın bir diğer borcu ise kendi marka değerini kullanma borcudur. Influencer, sosyal medyada inşa ettiği markanın kitlesi üzerinde yarattığı güven duygusu yoluyla reklam yapmaktadır. Tüketiciler bir ürün ve hizmet satın almak istediklerinde güvendikleri influencer’ların sosyal medya hesaplarındaki önerileri dikkate aldığından influencer’ın sözleşme ile üstlendiği edimi bizzat ifa etmesi zaruridir. Bu yönüyle influencer sözleşmeleri, şahsa bağlı edimin ifasını düzenlemektedir. Son olarak, influencer, sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirirken sadakat ve özen borcuna uygun davranmakla yükümlüdür. Sadakat borcu kapsamında sözleşmede influencer’ın sözleşme süresince rakip bir ürün veya hizmetin tanıtımını yapmaması veya müşteri onayıyla yapması gibi hükümler yer alabilir.[2] Ancak sözleşmede aksi kararlaştırılmadığı takdirde sözleşmenin sona ermesiyle influencer’ın müşteri ile rekabet etmeme borcunun da sona ereceği kabul edilmektedir.

Influencer sözleşmelerinin hukuki niteliği tartışmalıdır. Ancak kanaatimiz, influencer sözleşmelerinin isimsiz sözleşmeler olarak kabul edilmesi gerektiği yönündedir. Öyle ki, influencer sözleşmesinin asli unsurları (reklam ve tanıtım faaliyetleri, bu faaliyetlerin sosyal medyada gerçekleştirilmesi ve söz konusu faaliyet gerçekleştirilirken influencer’ın kendi marka değerini kullanması, bunun karşılığında bir ücret veya menfaat elde etmesi) göz önüne alındığında Türk Borçlar Kanunu’nda yer alan tipik sözleşmelerden farklı olduğu ve sui generis bir niteliği haiz olduğu kolaylıkla anlaşılmaktadır.

Son olarak influencer sözleşmelerinin sona erme sebeplerine değinmek faydalı olacaktır. Influencer sözleşmeleri tarafların sözleşmede öngörülen edimlerini gereği gibi yerine getirmeleri halinde veya sözleşmede süre öngörülmüş ise bu sürenin sonunda kendiliğinden sona erer. Ayrıca sözleşmenin tarafları yapacakları bir ibra sözleşmesiyle de borcun kısmen veya tamamen sona ereceğini kararlaştırabilirler. Sözleşmenin kurulmasından sonra edimin ifası imkansızlaştığı takdirde de sözleşmeden doğan borçlar sona erecektir. Ancak edimin ifasının imkansızlaşmasına influencer kusuruyla sebep olmuşsa Türk Borçlar Kanunu’nun 112. Maddesi uyarınca influencer’ın tazminat sorumluluğuna gidilebilir. Fakat edimin ifası influencer’ın kusuru olmaksızın imkansızlaşmış ise influencer sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca müşteriden aldıklarını iade etmeli ve henüz ifa edilmemiş ücret veya diğer menfaatleri talep etmemelidir.[3]

KAYNAKÇA

Yılmaz, A. Z., & Dindar, A. Y. Influencer Sözleşmesi. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 73(1), 477-534.

Türk Borçlar Kanunu ve İlgili Mevzuat


[1] Yılmaz, A. Z., & Dindar, A. Y. Influencer Sözleşmesi. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 73(1), 477-534.

[2] Yılmaz, A. Z., & Dindar, A. Y. Influencer Sözleşmesi. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 73(1), 477-534.

[3] Yılmaz, A. Z., & Dindar, A. Y. Influencer Sözleşmesi. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, 73(1), 477-534.